-->
Mevzu TV | Mevzu sadece haber değildir.

Türkiye Cumhuriyeti 97 yaşında!

GÜNLÜK MEVZULAR

Türkiye Cumhuriyeti 97. yıldönümünü kutluyor.

Türkiye, 97 yıl önce ilan edilen cumhuriyeti kutluyor. Türkiye Cumhuriyeti 97 yaşına girdi.

“Yarın Cumhuriyeti ilân edeceğiz”

23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılması ile yeni bir Türk devleti kurulmuştu. Millet egemenliğine dayalı ve demokratik bir yapıya sahip olması nedeniyle, bu devletin isminin “Cumhuriyet” olması gerekiyordu. Ancak, o günkü tarihî ve siyası ortamın uygun olmaması sebebiyle rejimin adı açıklanmamış; iç ve dış düşmanların bunu bölücü amaçla kullanmalarına meydan verilmek istenmemişti.

Bu nedenle, devletin ismi olmadığı gibi, hükümetin adı da “TBMM Hükümeti” idi. TBMM başkanı, elçi kabul etme ve tayin etme, yasaları uygulatma, devleti temsil etme yetkilerine sahip olduğu halde, kendisine “devlet başkanı” anlamına gelecek bir unvan verilmemişti. Bu nedenle devlet başkanlığı boş gibi görünüyordu. Ancak, Lozan Konferansı sırasında, devlet sisteminin geliştirilmesi ve Türkiye’nin barıştan sonra izleyeceği iç siyaset hakkında milletvekilleri arasında görüş ayrılıkları kendini göstermeye başladı. Bu görüş ayrılıkları, Meclis'te çetin tartışmalara sebep oldu. 2 Ekim 1923'te İtilâf Devletleri’nin askerleri İstanbul'dan ayrıldılar ve 6 Ekim 1923 günü Türk ordusu İstanbul'a girdi. İstanbul, İtilâf Devletleri tarafından boşaltılınca, bu defa, yeni Türk devletinin hükümet merkezinin neresi olacağı konusu ortaya çıktı. Ankara'da çıkan Yeni Gün gazetesi, 9 Ekim 1923 günü, “Yakında Cumhuriyet ilân edilecektir'' başlığı ile bir makale yayımladı. 28/29 Ekim gecesi Mustafa Kemal Paşa, yakın arkadaşlarıyla görüşerek, “Yarın Cumhuriyeti ilân edeceğiz” dedi.

"Türkiye Devleti bir cumhuriyetti"

Türkiye Büyük Millet Meclisi, 29 Ekim 1923 Pazartesi saat 18.00'de İsmet İnönü başkanlığında toplandı. Anayasa Komisyonu tarafından sunulan ve anayasa değişikliğini içeren teklif acilen görüşülmesi için gündeme kaydedildi. Görüşe sunulan tasarıda şu hükümler yer aldı:

"Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Ulusal işlerin fiili idarenin yönetim şekli halka dayanmaktadır. Türkiye Devleti bir cumhuriyettir.

Türkiye Devleti'nin dini İslam, resmi dili Türkçedir.

Türkiye Devleti, Büyük Millet Meclisi tarafından yönetilir.

Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı, Genel Kurulun toplantısında bir yasama dönemi süresi için kendi üyeleri arasında Millet Meclisi tarafından seçilir. Cumhurbaşkanı görevini halefi seçilene kadar sürdürür. Geçmiş başkan yeniden seçilebilir.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, Türk Devleti'nin başıdır. Bu sıfatıyla gerekli gördüğü zaman, Büyük Millet Meclisi ve Bakanlar Kurulunun başkanlığını yapar.

Kurul Başkanı, Cumhurbaşkanı tarafından ve Meclis üyeleri arasından seçilir. Diğer bakanlar yine milletvekilleri arasında, Kurul Başkanı tarafından seçilir. Kurulun listesi Büyük Millet Meclisinin onayına, Cumhurbaşkanı tarafından sunulur."

"Türkiye Cumhuriyeti Muvaffak Olacaktır"

29 Ekim 1923'de Cumhuriyet'in ilanından sonra Cumhurbaşkanlığı için seçime gidildi. O dönem mecliste bulunan 158 milletvekli yapılan gizli oylamada tamamı oyunu alan Gazi Mustafa Kemal'e verdi. Böylece ilk cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk oldu.. Cumhurbaşkanı unvanıyla kürsüye çıkan Mustafa Kemal Paşa'nın Meclise hitabı TBMM kayıtlarında şöyle yer aldı:

"Efendiler; asırlardan beri Doğu'da haksızlığa ve zulme uğramış olan milletimiz, Türk milleti, gerçekte soydan sahip bulunduğu yüksek kabiliyetlerden yoksun zannediliyordu. Son yıllarda milletimizin fiili olarak gösterdiği kabiliyet, istidat ve kavrayış kendi hakkında kötü düşünenlerin ne kadar gafil ve ne kadar gerçeği görmekten uzak, görünüşe aldanan insanlar olduğunu pek güzel ispat etti.

Milletimiz kendisinde var olan vasıfları ve değeri, hükümetin yeni adıyla medeniyet dünyasına çok daha kolaylıkla gösterebilecektir. Türkiye Cumhuriyeti, dünya devletleri arasında tuttuğu yere layık olduğunu eserleriyle ispat edecektir.

Arkadaşlar; bu yüksek rejimi yaratan Türk milletinin son dört yıl içinde kazandığı zafer, bundan sonra da birkaç misli olmak üzere kendini gösterecektir. Bendeniz, kazandığım bu güven ve itimada layık olmak için pek önemli gördüğüm bir noktadaki ihtiyacı arz etmek mecburiyetindeyim. O ihtiyaç, yüce heyetinizin şahsıma karşı gösterdiği sevgi, güven ve desteğin devamıdır. Ancak bu sayede ve Tanrı'nın yardımıyla, bana verdiğiniz ve vereceğiniz görevleri en iyi şekilde yapabileceğimi ümit ediyorum.

Daima sayın arkadaşlarımın ellerine çok samimi ve sıkı bir şekilde yapışarak, kendimi onların şahıslarından bir an bile uzak görmeyerek çalışacağım. Daima milletin sevgi ve güvenine dayanarak hep birlikte ileri gideceğiz. Türkiye Cumhuriyeti mesut, muvaffak ve muzaffer olacaktır"

Yorum yapabilmek için lütfen sitemizden üye girişi yapınız!
Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.