Pandemi dönemine özgü olarak geçen yıl 17 Nisan’da uygulamaya konulan işten çıkış yasağına göre, işveren İş Kanunu’nun 25. maddesinin birinci fıkrasının (II) numaralı bendinde yer alan ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzeri sebepler dışında iş akdini feshedemiyor. Ayrıca belirli süreli sözleşme süresinin dolması veya işyerinin kapanması durumunda iş akdi feshedilebiliyor.
İşverene iş akdini haklı feshetme yetkisi veren söz konusu maddeye dayanarak işten çıkartılan işçiler Sosyal Güvenlik Kurumu’na (29) koduyla bildiriliyor. Kod 29 ile işten çıkartılan işçi kıdem tazminatı alamıyor, işsizlik ödeneğinden yararlanamıyor.
Kod 29 konusunda işçi açısından ki ayrı mağduriyet ve tartışma yaşanıyor. Birinci tartışma, hakkını arayan, sendikaya üye olan veya birikmiş kıdem tazminatı alacağı bulunan işçilerin işverenlerce kötü niyetli bir şekilde 29 numaralı kodla işten çıkartıldığı belirtiliyor. Bu tartışma öteden beri yaşanmakla birlikte işçi sendikaları, pandemi döneminde getirilen işten çıkarma yasağının bazı işverenlerce bu gerekçeye sığınılarak suiistimal edildiği yönünde eleştirilerde bulunuyor.
İşçinin yaşadığı ikinci mağduriyet ise Kod 29’un işçinin yeni işe girmesini önlediği noktasında yoğunlaşıyor. İşverenlerin, yeni işe alacağı işçinin önceki işyerinden Kod 29 ile çıkartıldığını öğrenince işe almaktan kaçındığı yönünde mağduriyetler dile getiriliyor.
Her bir işten çıkarma gerekçesi için ayrı kod belirlendiSGK, işçilerin yeni işe girmesini zorlaştıran kod 29 konusundaki mağduriyeti gidermek için genelgede değişiklik yaptı. SGK’dan yapılan açıklamada, ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan hallerin görevin kasten ve sürekli ihmali, mazeretsiz işe gelmemek gibi maddelerin yanı sıra cinsel taciz, küfür, hırsızlık, uyuşturucu madde kullanmak gibi halleri de içerdiğine dikkat çekildi. Bu hallerin tamamında iş akdinin feshi durumunda işten ayrılış işlemlerinin SGK’ya “29 nolu kod” üzerinden yapıldığı belirtildi.
Birbirinden farklı fesih nedenlerinin tamamının aynı kod (Kod-29) ile bildiriminin çalışma hayatında belirsizliklere yol açtığının görülmesi üzerine genelgede yapılan değişiklik ile ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hallerin tamamı için ayrı ayrı kodlar belirlendiği kaydedildi.
Böylelikle mazeretsiz devamsızlık hali ile hırsızlık gibi birbirinden farklı fesih sebeplerinin farklı bildirim kodları ile yapılması sağlanarak, olası sorunların önüne geçileceği ifade edildi.
Cinsel taciz ile işe devamsızlık ayrı kod ile bildirilecekİş Kanunu’nun 25. Maddesinin birinci fıkrasının (II) numaralı bendinde düzenlenen ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri şöyle:
a) İş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri için gerekli vasıflar veya şartlar kendisinde bulunmadığı halde bunların kendisinde bulunduğunu ileri sürerek yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler veya sözler söyleyerek işçinin işvereni yanıltması.
b) İşçinin, işveren yahut bunların aile üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarfetmesi veya davranışlarda bulunması yahut işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnadlarda bulunması.
c) İşçinin işverenin başka bir işçisine cinsel tacizde bulunması.
d) İşçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması, işyerine sarhoş yahut uyuşturucu madde almış olarak gelmesi ya da işyerinde bu maddeleri kullanması.
e) İşçinin, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması.
f) İşçinin, işyerinde, yedi günden fazla hapisle cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir suç işlemesi.
g) İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki işgünü yahut bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi.
h) İşçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar etmesi.
ı) İşçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, işyerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makineleri, tesisatı veya başka eşya ve maddeleri otuz günlük ücretinin tutarıyla ödeyemeyecek derecede hasara ve kayba uğratması.
Genelgede yapılan değişiklik ile bundan böyle işten çıkartılan işçi için SGK’ya bildirim yapılırken, söz konusu fiillerin her biri ayrı kod ile gösterilecek. Böylece, yeni işe alımlarda işveren işçinin daha önce hangi suçlamayla işten çıkartıldığını daha net bir şekilde görebilecek.
SGK: “Pandemide kod 29’dan işten çıkartmalar artmadı”İşverenin işten çıkarma yasağını delmek amacıyla işçinin ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan davranışı olmaksızın işçileri Kod 29’u kullanarak işten çıkardığına yönelik tartışma dün gece TBMM Plan Bütçe Komisyonu’ndaki ekonomik konulara ilişkin yasa teklifi görüşmelerinde de gündeme geldi. CHP milletvekilleri Kamil Okyay Sındır, Emine Gülizar Emecan ve Sibel Özdemir komisyonda yaptıkları konuşmada, kod 29 gerekçesiyle haksız şekilde işten çıkarmaların önlenmesi gerektiğini belirttiler.
Yasa teklifinde ilk imza sahibi AK Parti Denizli Milletvekili Nilgün Ök, Kod 29 ile işten çıkarmaların pandemi döneminde arttığına ilişkin iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirtti. Ök, “2018 yılında Kod 29’a göre işten çıkarılanlar 233 bin 430 kişi, 2019 yılında 194 bin 524 kişi, 2020 yılında 176 bin 662 kişi. 2020 yılında Kod 29’la işten çıkarmaların çok fazla olduğu söylendi, aslında bir düşüş söz konusu” dedi.
SGK’dan yapılan açıklamada ise işten çıkarma yasağından önceki dönemde aylık ortalama 17 bin çalışanın işten ayrılış nedeni “Kod-29” olarak bildirilmiş iken işten çıkarma yasağından sonraki dönemde aylık ortalama 15 bin kişinin bu kodla bildirildiği kaydedildi.