Bayburt Merkez Gaziler İmam Hatip Ortaokulu’nda yaşanan olayda 12 yaşındaki bir çocuk, okulun bahçesinde arkadaşlarıyla kartopu oynarken Atatürk heykeline kartopu attı diye okuldan uzaklaştırma cezası aldı. 5816 sayılı Atatürk’ü Koruma Kanunu çerçevesinde verilen cezada çocuğun zorla başka bir okula nakil ettirildiği de iddia ediliyor.

Okul bahçesinde kartopu oynarken öğretmeninin birkaç kez uyardığı 12 yaşındaki kız öğrencisi, öğretmeni tarafından okul yönetimine şikayet edildi. Şikayette, öğrencinin Atatürk büstüne kartopu attığı şeklinde bir ifade yer alıyordu. Bunun üzerine öğrencinin annesi sosyal medya hesabı üzerinden durumu ifşa etti. Anne Halime Ak, sosyal medya hesabı üzerinden şunları söyledi: “12 yaşındaki 7. sınıf öğrencisi kızım, 6 Şubat 2020 tarihinde beden eğitimi dersinde arkadaşlarıyla kartopu oynarken Atatürk büstüne kartopu attı iddiasıyla, beden eğitimi öğretmeni tarafından çocuk şube polisine şikayet edildi. Bu öğrenci hakkında resmi işlem yapılması için dilekçe vereceğim, ‘gerekli yaptırım uygulanmazsa dosyayı bizzat takip edeceğim’ diyerek olayın resmi makamlara bildirilmemesi halinde adeta okul müdürüne gözdağı verircesine konuştu beden eğitimi öğretmeni. Kızımın başka okula nakli yapıldı.”

Olayın duyulmasından sonra Bayburt İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından açıklama yapıldı. Açıklamada, "13 Şubat 2020 Perşembe günü bazı sosyal medya organlarında bir öğrencimizin zorla okul naklinin yaptırılması" iddialarına ilişkin olarak yapılan açıklamada, "6 Şubat 2020 Perşembe Günü Gaziler İmam Hatip Ortaokulu'nda öğrenciler beden eğitimi dersinde kartopu oynarken Atatürk Büstüne kartopu isabet etmesi sonucu öğrenciler ilgili ders öğretmeni tarafından uyarılmasına rağmen bir öğrencinin bu davranışlarına devam etmesi sonucu ilgili ders öğretmeni tarafından okul idaresine yazılı bilgi verilmiştir. Olaydan bir gün sonra aynı öğrencinin okulda bir kavgaya karışması sonucu öğrencinin velisi öğrencinin genel durumu hakkında görüşme yapılmak üzere okula çağrılmıştır. Bu görüşmede öğrencinin davranış bozuklukları sergilediği okula geldiği günden beri rehberlik servisinde öğrenci ile sürekli görüşmeler yapılmasına rağmen öğrencinin okula uyum sorunu yaşadığı öğrenci velisine ifade edilmiştir. Öğrencinin okul değiştirmesinin uygun olacağı öğrenci velisine bildirilmiş bunun üzerine öğrenci velisi kendi yazılı talebi üzerine öğrencisini başka bir okula nakil etmiştir. Olayla ilgili inceleme ve soruşturma Valiliğimizce başlatılmıştır" denildi.

Bu olayın üzerine Milli Eğitim Bakanlığı da sessiz kalmadı. Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, "Bayburt ilimizde 'Bir öğrencimize zorla okul nakli yaptırıldığı' iddialarıyla kamuoyu gündemine yansıyan konunun bütün yönlerine ilişkin Bakanlığımız maarif müfettişleri tarafından inceleme ve soruşturma başlatılmıştır’’ şeklinde ifadeler kullanıldı.

Ne Olacak?

Olayı davranış bozukluğu açısından yorumladığımızda, okul yönetimine kısmen hak verebiliriz. Çünkü okulun işleyişini bozan, düzenin bozulmasına yol açan öğrencilerin uyarılması gerekmektedir. Ancak öğrencinin davranış bozukluğu sergilediği bilinen bir gerçek ise, neden bu davranışları düzeltmenin yolları aranmıyor? Okulun, yani bir eğitim yuvasının o öğrenciye verecek hiçbir şeyi yok mu? O gencecik yavru, henüz 12 yaşındaki kız çocuğu, sürgün mü edilmeli her zaman?

Eğitim yuvalarımızın maalesef öğrencilerimize kattığı çok az şey var. Okuma oranları, eğitim binalarının sayısı, eğitimcilerin sayısı ve üniversitelerin sayısı her geçen gün artıyor. Bunlara bağlı olarak öğrenci sayısı da artıyor. Ancak tüm bu devasa sayılara rağmen halen yeterli seviyeye ulaşamıyor eğitim düzeyi. Bu tür olayları gördükçe sorunun öğrencilerde olmadığını görüyoruz. Yöneticilerimizin ve eğitimcilerimizin de ciddi manada eğitilmeye ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz.

5816 sayılı Atatürk’ü Koruma Kanunu

Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü verilerine göre; yaşları 12-15 yaş aralığındaki 58 çocuğun 5816 dolayısıyla sanık sandalyesine oturtulduğu saptandı. Yaşları 15-18 aralığındaki 54 çocuğa da 5816 sayılı kanun sebebiyle işlem uygulandığı kayıtlara geçti. 2018 yılında 12-18 yaş aralığındaki toplamda 112 çocuk, 5816 sayılı Atatürk’ü Koruma Kanunu sebebiyle hakim karşısına çıktı.

Bu kanun, ülkemizin kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk’ü korumak ve değerlerini yaşatmak adına çıkarılmış bir kanundur. Şahsına hürmet adına böyle bir kanunun bulunması normaldir. Ancak ülkemizdeki hiçbir kanunun bir dayatma olmaması gerektiğini savunuyoruz. Dayatmadan da kastımız şudur; 12 yaşındaki genç bir kızın bile isteye Atatürk büstüne kartopu atmayacağını biliyoruz. Sırf bu yüzden adliyeye sevk edilmesini, okuldan uzaklaştırılmasını ve başka bir okula nakledilmesini doğru bulmuyoruz.

Sürgün ve uzaklaştırmanın yerine okullarımızın birer ıslah evi olması gerektiğini düşünüyoruz. Eğitimcilerimizin öğrencileri birer baş belası olarak görmemelerini, baştan savmak için sürgün etmemelerini, davranış bozukluğu olan tüm öğrencilerin tespit edilip gerekli çalışmaları yapmaları gerektiğini düşünüyoruz.