CHP, CIA ve FETÖ Denklemi

Başta Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere, CHP’nin üst yönetimindeki çok sayıda milletvekili ve parti yöneticisinin Türk milletine çok uzak olduğu artık herkes tarafından bilinen ve kabul edilen bir gerçek. Bugün, gelinen son noktada CHP, kendi Halk Partisi kadrolarını yukarıya taşımayı başarabilen bir parti olmaktan fersah fersah uzaklaşmış durumda. Öncelikleri değişmiş, siyasi rotası yoldan çıkmış, nereye gittiği ve hedefi belli olmayan, siyasi parti demeye bin şahit gerektiren bir yapılanma havasında. Ve hatta bilerek ve isteyerek kendi kadrolarını görmezlikten gelen bir partiye dönüştüğü ve bu anlamsız siyasi sürüklenme politikasının, bilinçli şekilde uygulandığı bile rahatlıkla iddia edilebilir.

CHP’de duruşunda sakatlık olanlar neden destekleniyor?

Son zamanlarda adını sıkça duyduğumuz, sosyal medyada da fazlası ile aktif olan il başkanı gibi, duruşunda sakatlık olduğu CHP’liler tarafından da kabul edilen siyasetçilerin, inatla desteklenmesi akıl alır gibi değil. Tabi birileri desteklenmesini özel olarak rica etmiyorsa! Neredeyse tüm kamuoyunun ve hepsinden önemlisi CHP’nin kendi tabanının bile istemediği bu kişilere neden arka çıkılıyor? Daha doğrusu, sürekli gündemde olan ve tepkileri göğüsleyen kişilere arka çıkılarak, aslında pek de gündemde olmayan bazı CHP’lilerin bağlantıları mı sansürleniyor, dikkat çekmesi mi engelleniyor diye sormak lazım. Bu konuda çok fazla soru işareti var.

CHPile CIA bağlantısışüphesi; Eski CHP’li Aykan Erdemir

Aykan Erdemir 24. Dönem CHP Bursa Milletvekili olarak meclise girmişti. O dönem, Washington’da bulunan “Demokrasileri Koruma Vakfı’ndaki” görevini bırakarak Türkiye’ye geldi. Bir süre Türkiye’de kaldı. Ve geri döndü. “Demokrasileri Koruma Vakfı” içinde “kıdemli analist” olarak görevine devam etmek için dönen Aykan Erdemir, Türkiye’de CHP Milletvekilliği sırasında ne yaptı, hangi faaliyetlerde bulundu, kimlerle görüştü bilen yok! Peki neresidir bu Washington Demokrasileri Koruma Vakfı? Eski CIA Başkanı, Donald Trump döneminde ise Dışişleri Bakanı olan Mike Pompeo’nun en sık ziyaret ettiği ve konuşma yapmaktan oldukça hoşlandığı yer. Aykan Erdemir’in ise Mike Pompeo’nun pek sevdiği bu vakıfta nasıl kıdemli analist olduğu ile hâlâ bilinemiyor. Çünkü Amerika’da kıdemli analist olmak pek de kolay bir iş değil.

CHP Adalet Yürüyüşü’nün emrini CIA bağlantılı Aykan Erdemir’den aldı iddiası

Araştırmacı gazeteci Banu Avar’ın geçtiğimiz yıllarda ortaya attığı iddiaya göre, CHP’nin içindeki bazı kaynaklar, ABD ziyaretinde Aykan Erdemir ile buluşarak, Kemal Kılıçdaroğlu’nun Adalet Yürüyüşü’nü planladıklarını, bu yürüyüşün CHP ve HDP’yi bir araya getirip, ilişkilerini halk gözünde meşru hale getireceğini umduklarını iddia etmişti. Banu Avar’ın ortaya attığı bu iddia, üzerinden zaman geçmiş bile olsa, hiç cevaplanmadığı için akıllarda kalan bir soru işareti olmaya devam ediyor. HDP ve CHP’nin ilişkisinin Adalet Yürüyüşü’nden sonra oldukça aktifleştiği düşünülecek olursa, iddialar imkânsız gibi görünmüyor. Bu iş belli ki kulis dedikodusundan biraz daha öte bir konu. O zamanlar pek önemsenmeyen Aykan Erdemir, ne hikmetse, 15 Temmuz Darbe Girişimi FETÖ davasında bir kere karşımıza çıktı. Bu sadece bir tesadüf olabilir mi?

FETÖ’cü Eski MİT Mensubu Enver Altaylı ile CHP ilişkisi

Dahası da var. Enver Altaylı, 2013 yılında “CIA Casusu Ruhi Nazar” isimli bir kitap yazdı. İşin garip tarafı bu kitapta CIA bağlantıları uzun uzun anlatılan Ruhi Nazar, Enver Altaylı’nın kapı komşusu çıktı. İşin içinde CIA olunca, FETÖ olmaz mı? Tabi ki var. Uzun yıllar yurtdışındaki FETÖ okullarıyla 1990’lı yıllarda yakından ilgilenen Enver Altaylı’nın CIA’nın desteği ve haberi olmadan bu işlere kalkışması mümkün mü? Değil. Peki CHP, CIA ve FETÖ denkleminin neresinde? Bu kısım çok daha ilginç! FETÖ bağlantılı eski MİT mensubu Enver Altaylı’nın Kemal Kılıçdaroğlu’nun başdanışmanı Rasim Bölücek ile iki ayrı cep telefonu hattından tam 1159 kere görüştüğü ortaya çıktı. Kemal Kılıçdaroğlu’nun başdanışmanı, Enver Altaylı’nın cep telefonunda “Bölücek Rasim” olarak kayıtlı. İkilinin arasında yapılan görüşmelerin 767’sinde Enver Altaylı, 197’sinde Rasim Bölücek aramış. Tüm görüşme sürelerinin toplamı 2 gün, 13 saat, 29 dakika ve 22 saniye tutuyor. Eski bir MİT mensubu ile ana muhalefet partisi genel başkanının başdanışmanının bu kadar uzun konuşacak neyi olabilir diye düşünmeden edemiyor insan. Bir de anlaşılamayan bir konu daha var. Özel bir iletişim şekli olabileceği iddia edilen sıfır saniyelik yöntem. Enver Altaylı’nın cep telefonunda 137 kez sıfır saniyelik görüşmeler olduğu tespit edilmiş. Kısaca çaldırıp kapatılmış telefon. Birbirlerine neden çağrı bıraktıkları ise hâlâ bilinmiyor.

Enver Altaylı bugün hâlâ cezaevinde. Altaylı’nın dâhil olduğu olaylar ise medyanın gündeminde. Kemal Kılıçdaroğlu’nun başdanışmanının, CIA ajanı olduğu iddia edilen bir FETÖ’cü ile 1000 kere ne konuştuğu ise bilinmiyor. Aykan Erdemir’in CHP’den milletvekili olduğu yıllarda, Türkiye’de neler yaptığı, kimlerle görüştüğü ve Adalet Yürüyüşü’ndeki rolü ise muamma! CHP ise her zaman olduğu gibi işine gelmeyen her iddiada olduğu gibi sessizliğini koruyor.

Haber: Burcu YUSTA / Mevzu.tv