-->
Mevzu TV | Mevzu sadece haber değildir.
2021-07-14 12:56:02

Kardeşliğin Kıymetini Ne Zaman Anlayacağız?!..

Mehmet Emin Sofuoğlu

14 Temmuz 2021, 12:56

En büyük imtihanlarımızın masa, kasa ve nisa olduğunu söyler dururuz...

Lakin kırk gün boyunca kılıcını bileyerek Hz. Ali'yi öldürmeyi kendisine nasip etmesi için Allah’a dua eden İbn-i Mülcem gibi, kendi kardeşlerini harcamak için gece gündüz plan yapmayı, nereye koyacağız?! 

İş hayatından, siyasete, ticaret hayatından, sivil toplum çalışmalarına kadar her alanda, hırsla makam ve rant uğruna, adeta bozuk para harcanır gibi insan harcanmasını, nereye koyacağız?! 

İhtirasın ve kibrin sürüklediği karanlık dehlizlerde, insanın kardeşleri için tuzaklar kurma zilletine sürüklenişini nereye koyacağız?! 

Bugün etrafa hoyratça saçılan ve tahammül edemez hale geldiğimiz, hatta tiksindiğimiz asılsız sözleri, sahte ve kasıtlı tavırları nereye koyacağız?! 

Kardeşlerinin bizzat hata yapması için kurgular yapılıp, iftiralar düzmek için senaryolar yazılmasını nereye koyacağız?!

Samimice ve iyi niyetlerle yapılan hayırlı işleri bile manipüle edip, sonra onları kötü niyetlerle yapılmış gibi sunarak bel altı vurmayı nereye koyacağız?!

Bugün, 'amaca giden her yolu mübah sayan' bir felsefi metot geliştiren Machiavelli'yi bile hayrete düşürecek, planlanlı bir Makyavelizm, almış başını gidiyor! 

Oysa, bizi biz yapan kadim medeniyet değerlerimiz, kardeşlerini harcamayı, üzerlerini çizmeyi veya bir kardeşinin hayatını zindana çevirmeyi yasaklar! 

Bizim inanç ilkelerimiz, kardeşlerimizin namuslarının, ırzlarının, haysiyet ve şereflerinin, gerek toplumsal hayatta dilimizle, gerekse sosyal medyada elimizle payimal edilmesini yasaklar! 

Hz. Yakub Aleyhisselam'ın çocukları gibi kardeşlerimizi kuyuya atmaktan başka seçenek yokmuşcasına vahşi ve acımasız bir süreç inşa ediyoruz bugün!..

İşgalci ve katil bir İsrail askerinin, topraklarını, namusunu ve kutsal mabedi savunan Filistinli bir çocuğa duyduğu kibirli bir nefret gibi, tüm öfkemizi ve kinimizi birbirimize kusarak, kendi sonumuzu hazırlıyoruz.. 

Sanırım para, makam ve güç konusunda, amansız bir hırsın pençesine yakalandık! 

Aklımız ve imanımız, gücümüze ve kazancımıza yön versin derken, tam tersi oldu, gücümüz ve hırsımız, aklımıza ve hayatımıza yön verdi.. 

İnandığımız gibi yaşamayınca, yaşadığımız gibi inanmaya başladık!

Olduğumuz gibi görünmeyince, göründüğümüz gibi olmaya başladık!


Bir yandan kan ve gözyaşıyla sömürülen İslam coğrafyalarındaki dünya mazlumlarına umut olmanın verdiği tarihsel sorumluluğumuzun ağırlığını apaçık hissedip dururken,

diğer yandan, küresel şer şebekeleri, içimizdeki barkodlu beslemeleri aracılığıyla üzerimize kin ve nefretle kötülük kusarlarken,

birbirimize ne kadar çok ihtiyacımız olduğunu nasıl anlayacağız?!.. 

Birbirimizi doğramak için bileylediğimiz kılıçlarımızı, yeryüzünü bozguna uğratan bu küresel zalimlere ve bunların taşeronlarına karşı, adaleti ve merhameti tesis etmek için kullanmamız gerektiğini ne zaman anlayacağız?!.. 

Bir imtihan olarak verilen imkanları kullanırken ya da yönetirken, çıkarları koruma refleksiyle söylediğimiz ve yaptığımız yalan, gıybet, sûi-zan, iftira, tecessüs, kin, adavet ve nefret günahları ile biriken onca kul hakkının, yüreklerde taşınamayacak hale geldiğini, helalleşmek için çok geç olmadan nasıl anlayacağız?! 

Makamlarda görev yapan kardeşlerimizin de, hata ettiklerinde onları uyaran ve nasihat eden kardeşlerimizin de, aslında ne büyük nimetler olduklarını, iş işten geçmeden nasıl anlayacağız?! 

Bir gün, tarafımıza tevdi edilen 'erk'in nimetlerini elimizden bırakmamak için, ürettiğimiz haksız gerekçelerle çeşitli ithamlarda bulunarak, 'itibar suikasti' düzenleyip siyasi linçle kenara attığımız kardeşlerimize yaptıklarımızın aynısıyla karşılaşmadan,

kardeşlerimize haksızlık ettiğimizi nasıl anlayacağız?! 

Birlikte omuz omza, yürek yüreğe yürümedikçe kazanamayacağımızı, kör dövüşü ile birbirimize girmenin aslında toptan kaybetmek olduğunu ne zaman anlayacağız?! 

Uğrunda mücadele ettiğimiz değerleri kaybederek zafer kazanılamayacağını ne zaman anlayacağız?!

Bir an önce kardeşliğimizi kurtarmak için çırpınmalıyız! 

Kardeş olamazsak, hep birlikte kaybederiz!

Kardeşlik yoksa, rahmet ve bereket de yok, huzur ve selamet de!... 


Fi Emanillah

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.