Dua ve dua etmenin önemi
Bismilllahirrahmanirrahim
Duâ etmekten kibirlenenler hakir olarak Cehenneme gireceklerdir.” Kur’ân-ı Kerim, Mü’min Sûresi, 60. ayet.
“De ki: Eğer duânız olmasa Rabbim katında ne ehemmiyetiniz var?” Kur’ân-ı Kerîm, Furkan Sûresi, 77. âyet.
Mevlamız dua etmeyi Kur'an-ı Azimüşşan ile duyurmasına rağmen ne az dua ediyoruz. Belki Müslüman coğrafyaların zalimlerce zülümlere uğramasının yegane sebebi bu olabilir. Mektubat adlı eserde dua bahsi ne kadar güzel açıklanıyor:
Birinci Nükte: ''Duâ, bir sırr-ı azîm-i ubudiyettir; belki ubudiyetin ruhu hükmündedir.''
İkinci Nükte: “Duânın tesiri azimdir. Hususan duâ, külliyet kesbederek devam etse, netice vermesi galiptir. Hâlık-ı Âlem istikbalde o Zât’ı (Hz. Muhammed), nev-i beşer nâmına, o gelecek duâyı kabul etmiş, kâinatı halk etmiş. İşte ey Müslüman! Senin rûz-ı mahşerde böyle bir şefiin var. Bu şefiin şefaatini kendine celbetmek için O’nun sünnetine ittiba et!”
Üçüncü Nükte: “Duâyı kavlî-i ihtiyarinin makbuliyeti iki cihetledir; ya aynı matlubu ile makbul olur veyahut daha evlâsı verilir. Meselâ birisi kendine bir erkek evlât ister. Cenâb-ı Hak Hz. Meryem gibi bir kız evlâdını verir. ‘Duâsı kabul olunmadı’ denilmez; ‘daha evlâ bir surette kabul edildi’ denilir. Hem bazen kendi dünyasının saadeti için duâ eder, duâsı ahiret için kabul olunur; ‘duâsı reddedildi denilmez’; belki ‘daha evlâ bir surette kabul edildi’ denilir.”
Dördüncü Nükte: “Duânın en güzel, en lâtif, en leziz, en hazır meyvesi şudur: Duâ eden adam bilir ki, birisi onun sesini dinler, derdine derman yetiştirir. Onun kudret eli her şeye yetişir. Bir Kerim Zât var, ona bakar, ünsiyet verir. Bu kişi O’nun huzurunda kendini tasavvur ederek bir ferah, bir inşirah duyar, dünya kadar ağır yükü üzerinden atıp ‘Elhamdülillah’ der.”
Beşinci Nükte: “Duâ ubudiyetin ruhudur ve halis bir imanın neticesidir. Çünkü duâ eden adam, duâsıyla gösteriyor ki, bütün kâinata hükmeden birisi var ki, en küçük işlerime ıttılaı var.” Nitekim ‘Rabbiniz buyurdu ki: Bana duâ edin, size cevap vereyim.’ Eğer vermek istemeseydi, istemek vermezdi.''
Mevladan istemek zor olmasa gerek, ama ne kadar dürüst ve samimiyiz? Ne kadar verilen emirlere sadığız? Kapıyı çalacağız ama yüzümüz yok diyoruz. İşte burada gayret edip şeytanın desiselerine aldanmadan ümitvar olmalıyız. Her zaman dua halinde olmalıyız. Mevlana Hazretleri dua bahsini mesnevide nasıl açıklamış bakalım:
“Senin korkun ve aşkın bizim lutfumuzun kemendidir.” 7929 B.
“Cahilin canı bu dua uzaktır. Çünkü onun (ya Rab) demesine izin yoktur.” 7929 B.
“Bir zarar uğradığı vakit, Allah’a inleyip tazarru etmemesi için ağzına ve kalbine kilit ve vurulmuştur.“ 7930 B.
“Cenabı Hak Fir’avuna yüzlerce mülk ve mal verdi de O, ululuk, bü- yüklük dâvasına kalkıştı ve (Ene rabbikümül âla) dedi.” 7931 B.
“O mayası bozuk Fir'avun, Allah'a dönüp inlemesin ve münâcaatda bulunmasın diye bütün ömründe bir defa olsun başı ağrımadı.” 7932 B
“Allah O'na bütün Dünya mülkünü verdi de, dert vermedi.”
Buraya gelince Hazreti Mevlânâ derd'in bir nimet olduğunu ve Allah'ın o nimeti sevgili kullarına verdiğini beyan için diyor ki:
“Dert, Cihan mülkünden daha iyi ve daha kıymetlidir ki, onun şevkiyle Allah'a gizlice dua eder ve (Aman yarabbi) dersin!”
“Hadîs i şerifde : «Allah bir kutunu severse onu belâya uğratır. O kul o belâya sabrederse, Cenabı Hak da onu seçilmiş kullarından eder” duyuruluyor.7934 B.
“Dertsiz duâ soğuktur, bir işe yaramaz. Dertli duâ ise gönül duygusuyladır.”
Hakikaten de böyle değil midir? Sapasağlam bir adamın duasıyla, dertli bir kimsenin inleyerek tazarruu arasında fark yok mudur? Dertsiz olan, alel usul ellerini kaldırır, birkaç kelime mırıldanır, kalkar gider. Fakat bir hasta, türlü ızdırap içinde kıvranır, aldığı ilâçlar tesir göstermez, doktorlardan ve onların tedâvisinden ümidini keser, olanca ümidini Allah'a hasreder; böylece, bütün kalbiyle, (Aman yarabbî) der. Elbette böyle bir dua, o birinin kalbinde duymaksızın ettiği dua ile bir değildir. 7933 B.
Hülasatül hülasa yapmaya luzüm yoktur.
Niyazi Mısri de dertlerin derman (dua vakti) olduğunu beyan ediyor:
Dermân arardım derdime, derdim bana dermân imiş,
Allah var, gam yok
Bu huşuu ile teslimiyet göstererek dua yapmayı, dert geldiğinde dua vaktinin geldiğini anlamayı ve umutvar olarak gecenin gündüze kavuşacağını bilerek Allah’a münacat etmeyi bilecek şuur nasip eylesin Yaradan.
Günün önemli haber ve videoları WhatsApp kutunuzda! Telefon numaranızı yazın, hemen abone olun...
Takımlar | O | P |
---|
Takımlar | O | P |
---|
Takımlar | O | P |
---|
Takımlar | O | P |
---|
İmsak | 05:53 | ||
Güneş | 07:19 | ||
Öğle | 12:37 | ||
İkindi | 15:21 | ||
Akşam | 17:46 | ||
Yatsı | 19:06 |